«Türk Silahlı Kuvvetleri; yurt içindeki operasyonlarına devam ederken, Irak’ın kuzeyinde üslenmiş PKK/KONGRA-GEL terör örgütü mensuplarını etkisiz kılmak ve bölgedeki örgütsel altyapıyı kullanılmaz hale getirmek maksadıyla, 21 Şubat 2008 günü saat 10:00-18:00 arasında, belirlenen hedefleri karada konuşlu uzun menzilli silahlar ve Hava Kuvvetlerine mensup uçaklar ile etkili bir şekilde vurmuştur. Başarıyla icra edilen ateşle taarruzdan sonra, aynı gün saat 19:00’dan itibaren Hava Kuvvetleri ile desteklenen bir sınır ötesi kara harekatı başlatılmıştır.» (www.tsk.mil.tr)
Amerika, Avrupa, İsrail ve sözde Irak Hükümeti, “harekâttan haberli olduklarını, rahatsız olmadıklarını, Türkiye’nin kontrollü bir kara harekâtına hakkı olduğunu” söylediler.
Nedir bu, analardan gayrı kimsecikleri ağlatmayan Kara Harekâtı’nın sebebi?!
Neticesinin nereye varacağını Allah bilir. Temennîmiz, kendini Paradisea Apoda zanneden TSK’nın bu vesile ile ayaklanmasıdır.
Paradisea Apoda: Ayaksız Cennet Kuşu
Paradisea Apoda ayaklı bir kuş aslında; tüylerinin hârika renginden dolayı bu isimle anılıyor. İsmini, bizim masallarımızda, türkülerimizde ve şiirlerimizde de adı geçen Huma Kuşu’ndan alıyor.
«Derviş bilir dervişi, Hak yoluna durmuşu / Dervişler hümâ kuşu, çaylak u baykuş değil» (Yunus Emre)
«Huma Kuşu, Anka Kuşu, Devlet Kuşu... Bu kuşun ayaksız olduğuna, dirisinin ele geçmediğine, kemikle beslendiğine, uçarken yumurtladığına, yavrusunun yumurta daha yere düşmeden yumurtadan çıkıp hemen uçmaya başladığına inanılıyor. Huma, Peygamberimiz Efendimiz’in ululuğunu anlatabilmek için de kullanılmış edebiyatımızda: “Nice Tayyar o sebük-pay-ı cihan-peyma kim / Ana hem-per olamaz hiç ne Anka ne Hüma”. Ve Humalı terkipler... Hümâ-pâye: Çok yüksek dereceli. Hümâ-pervaz: Huma gibi yükseklerden uçan, yüksek idealleri olan. Hümâ-sâye: İyiliksever. Hümâ-yı ikbâl: Devlet kuşu; talih. Huma veya Hümâ, Kırım'da en iyi cins kartallardan birine verilen addır. Bu kuşun adı, Kırgız lehçesinde Kumay olmuştur. Hüma kuşu için cennet kuşu ifadesi de kullanılır.» (Bahaeddin Ögel, Türk Mitolojisi)
«Cahiliye devrinde "ıyâfet-i tayr" denilen bir falcılık geleneği vardı. Bir yere gidecekleri zaman bir kuş uçururlar, kuş sağa giderse uğur, sola giderse uğursuzluk sayarlardı. Yine bunun gibi, karga ve benzeri kuşların çığlık atmasından da uğursuzluk anlamı çıkarırlardı. Bundan dolayı herhangi bir şeyden uğursuzluk beklemeye, yani uğursuzluk sayıp kuşkulanmaya "tatayyür" denilmiş; gerek kuş, gerek başka şey olsun şom kabul edilen şeylere de "tayr, tâir, tıyâre" adı verilmiştir. Gerçi esas itibariyle uğur veya uğursuzluktan daha genel anlamlıdır. Fakat hep şom olan şeylerde kullanılmıştır ve tatayyür de daima uğursuzluk demek olmuştur.» (Elmalılı Tefsiri)
TSK’nın Devlet Kuşu olduğu, bir realite. Amblemindeki kuşa bakılırsa, kendini Hüma Kuşu zannettiği de söylenebilir. Huma Kuşu misâli, bugüne dek hep yüksekten seslenen, “tatayyur” ile idâre-i vaziyet eden, kendi halkının başı üstünde alıcı kuşlar gibi dönüp duran bu yapılanma, dışarı çıkarılıyor ve karaya ayak bastırılıyor...
Neden?
Neticesini Allah bilir; fakat nedeni hakkında bir fikrim var: Hiperandrojenizm...
«Hiperandrojenizm, yükselmiş bir plazma veya serum androjen konsantrasyonunun veya yüksek androjen hormonunun biyolojik aktiviteleri demek. Erkeksileşme demek, kısaca. Vücudun erkek gibi kıllanması, cilt yağlanması, ses kalınlaşması, memelerin küçülmesi, kol ve bacak kasları başta olmak üzere vücudun erkeğe benzemesi, erkek tipi saç dökülmesi ve kliteromegali, yani klitorisin penis gibi büyümesi vb...»
«Klitoris embriyolojik olarak penisle aynı kökene sahiptir ve bu anlamda penisin kadındaki tam karşılığı olarak kabul edilebilir. Erkeklik hormonunun aşırı salgılanmasıyla seyreden bazı tablolarda, klitoris adeta bir erişkin penisi büyüklüğüne ulaşabilir! Lakin klitoris, penis gibi üreme organı değil, orgazm organıdır. Bir diğer fark da, penisin serbest bir yapı olmasına mukâbil, klitoris etraf dokulara sıkı sıkıya tutunan hareketsiz bir yapıdır. Orgazm olamama şikayeti nedeniyle başvuran kadınlarda bazı doktorlar klitorisi dışarıdan saran derinin kısaltılması yani "klitorisin soyulması" şeklinde bir operasyon önermektedirler.» Diyor doktorlar...
Ve sözde Irak Cumhurbaşkanı Celâl Talabânî, bu resmî sıfatı ile Türkiye’ye gelecek Mart’ta; bu resmî sıfata uygun protokolle ağırlanacak. ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney ile Dışişleri Bakanı Colin Powell da Türkiye’ye gelecekler aynı Mart’ta.
Yazık! Dünyayı yeniden yapılandırması beklenen, kendisinden bigbang beklenen bir milletin evlâtları, gangbanga uğratılıyor.Hadım edilmişiz. Böyle olduğu hâlde zaman zaman tarihî flashbackler sayesinde erkeklik hormonu salgıladığımız her dönemde, yapay ve kontrollü orgazmlara uğratılıyoruz.
Temennîmiz, Hiperandrojenik Huma Harekâtı vesilesiyle, kendini Paradisea Apoda zanneden TSK’nın, amblemindeki kuşa baş ve ayak bulmasıdır!
24 Şubat 2008
(Baran Dergisi, 60. Sayı)
