Türkiye’yi bölmek ve Sünnî Araplar ile Sünnî Türkler arasında siyonist bir duvar (Sözde Kürt Devleti) örmek isteyen alçakların bu menfur emelleri uğruna ölecek Mehmetçik.
Bu hüküm cümlesinin ve bu konuda bugüne kadar yazdıklarımızın sıcak belgelerini arzediyorum...
Belge No: 1
«Ülkemiz artık savaş düzenindedir. Savaş bize bir süre için gözyaşından başka bir şey vaat etmeyebilir. Evlatlarımızı, yakınlarımızı kaybedebiliriz. Katlanacağız. Sabredeceğiz. Türk’ün sabırla imtihanından muzaffer bir millet olarak çıkacağız. Bir avuç katil sürüsüne ve ona yataklık eden mahalli şürekaya da, başına çaka çaka şunu göstereceğiz: Sizi, Amerikanız bile kurtaramayacak. Artık hedefimiz Barzani. Dün öğleden sonra Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’la konuştum. Bir gün önce kendisini aramıştım. Sadece "Arkanızdayız Paşam" demek için. Son derece kararlı bir ifadeyle şu sözleri söyledi: "Bugünkü yazınız çok önemli ve anlamlı. Takdir bana düşmez ama, teşhis budur." Dünkü yazımın mesajı şuydu: "Artık Barzani’ye son defa şu mesaj verilmeli: Ya komşumuz olacaksın, ya hedefimiz." Evet, Türk Ordusu’nun en yüksek rütbeli komutanının mesajı da bu.»
Hürriyet’in genel yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök’e ait bu satırlar. Bu hezeyan için, “teşhis budur” diyor TSK’nin orgenerali. Demek, TSK’nin stratejisi(!) budur; bir hezeyana teslim olunmuştur.
Bu stratejideki “Ya komşumuz olacaksın, ya hedefimiz.” ifadesi, milletimize yönelik bir alıştırma, bir kandırmacadır. Doğrusu: “Önce hedefimiz olacaklar, sonra komşumuz(!).” Türkiye bölünecek. Bin yıllık Sünnî Coğrafya bölünecek. Yeniden bir İslâm Birliği ihtimali bölünecek. Sünnî Araplar ile Sünnî Türkler arasında siyonist bir duvar (Kürt Devleti) örülecek!
Bunun için ölecek Mehmetçik!
Belge No: 2
«ABD, Kuzey Irak'tan çekilerek bu bölgeyi Türkiye'ye bırakacak, karşılığında ise Türkiye'nin gözetiminde Kürt devleti kurulacak. Kürtleri destekleyen ABD’nin yönetim modeli, doğuştan gelen imtiyazları olan bir yönetici seçkini desteklemek biçiminde değildir. Bu model İngiltere tarafından kullanılmış ama artık işlevini yitirmiştir. ABD’nin yönetim modeli halk eğilimlerini kontrol eden mekanizmaları, yani medya ve eğitim kurumlarını kontrol altına alarak yönetime istediğini seçtirmektir. Buna demokrasi der ama onun istediği iktidara gelir. Bu nedenle ABD’nin Kuzey Irak’taki feodal önderlere dayanan bir yönetime güvenmeyeceğini ve bunun, halkı kontrol eden başkaları tarafından bertaraf edilebileceğini düşünür ve böyle bir yönetimi kendisi kurar.»
Bu satırların yazarı: Mahir Kaynak. Bizim sözde İslamcı medyanın b.kunda boncuk aradığı Mahir Kelaynak? Bugüne değin, millî menfaatlerimizi gözeten, yol gösteren bir tane cümle kurmuş değil. MİT emeklisidir. Mesleğinin konsomatrisidir; “tüketen kadın”dır. Gözlere sürme olur, göz bebeklerini büyütür, fakat gör değil kör eder bu dul avrat otu.
Evet orada bir Kürt(!) devleti kurulacak. Ama Türkiye’nin gözetiminde ve Türkiye’ye toprak verilerek değil, Mehmetçiğin kanı üzerinde ve Türkiye bölünerek...
Yalandan da olsa, millî bir zafer lâzım çünkü bu Kürt Devleti'ne. Amerika bölgeden çekilecek, ama kendi yerine yenilecek bir ordu bırakacak geride; tıpkı İngilizlerin yerine yenilen Yunan ordusu gibi. Yunan eşeği nasıl bir hevesle daldıysa Anadolu'ya İngilizlerin peşinden; ve sonra nasıl yüzüstü bırakılıp dövdürüldüyse Kemal'e. Nasıl bu zafer(!) üzerine kurulduysa TC. Öyle dökülecek kanı Mehmetçik’in; ve bu zafer(!) üzerine, Mehmetçik’in kanı üzerine kurulacak KC. Her iki tarafın ittihatçılarının da bu süreçte tasfiye edilecek olmasından bize ne!
Belge No: 3
«Dürüst olmak gerekirse, ben, Kuzey Irak kaynaklı terörün Barzani İmralı'da Abdullah Öcalan'a katılıncaya veya Kuzey Irak'ı terk edinceye kadar sona ereceğini sanmıyorum.»
Bu sözler de Michael Rubin’e, yani ABD-İsrail’e ait. Amerika’yı İsrail’in idealleri istikametinde yönlendiren “Neocon”ların ileri gelenlerinden Rubin.
Barzani başta olmak üzere Kürt İttihat ve Terakki liderleri tasfiye edilecek bu süreçte. Bir “Atakürt” bulunacak. KC kurulacak. Mahir Kaynak’ın dediklerini diyor özetle.
Belge No: 4
Yukarıdaki üç belgeye göre: Ordu, hükümet, yüksek sermaye, alçak medya, Amerika ve İsrail tam bir işbirliği hâlinde çalışıyor. Fakat, bütün belgelerden değerlidir şu basit muhakeme: Böyle bir işbirliği olmasa, yani ordu ve hükümet ABD-İsrail ile birlikte uyum içinde çalışmasa, çoktan altüst olurdu dengeler. Bir Anayasa kitapçığı fırlatıldı diye bütün dengelerin bozulduğu bu ülkede, şimdi onlarca Mehmetçik ölüyor, tam bir seferberlik hali var, savaş var, fakat borsa dibe vurmuyor, döviz fırlamıyor. TSK ve AKP Hükümeti, ABD-İsrail ne derse o pozisyonu alıyor, yüksek sermaye ile alçak medya da “blowjob” yapıyor; orgásmos oluyorlar Mehmetçikler ölürken.
Şu hâlde?!
Şu hâlde yapılması gereken ilk şey, geçen haftaki Baran’ın (42. sayı) kapağında yazılı: «MÜCAHİD MEHMEDÇİK!
İlk Hedef;
İncirlik İşgal - Terör Üssü!
İLERİ!..»
Mustafa Saka
28 Ekim 2007 (Baran Dergisi, 43. Sayı)