ufkuna kûfî bir hatla sis çekilmiş derya
bir yanı mecnûn ötesi leylâ kıyıları
med cezir elleriyle deniz bana gel der ya
kabaran isyan mı nisyan mı yakışır halka
nasıl bir derde müptelâ ki ağlıyor deniz
yaramı bastıkça tuzlu suya halka halka
denizde içim içimde çoğalıyor deniz
yosunlarda huşû sanki ezel eski gülmüş
çekiyor beni şûh topuklarına denizin
rüyamı yazan sihirbaz tâbirine gülmüş
şeffaf dil balıkları sır kâtibi denizin