Acâib bir nisyandı aylardan Nisan’dı
Harâmîleri millet ev sahibi sandı
Kanlı çizmeleriyle emperyalistlerin
Vatanı çiğneyen ne Moskof ne Yunan'dı
Kızkardeşimin örtüsüne uzanan el
O kuruyası el de sorsan müslümandı
Bir Yirmi Sekiz Şubat’ta düştü maskeler
Öncüler önden kaçtı millet ona yandı
Ya tahammül ya sefer bile diyemezdik
Sen de olmasan ahvâl büsbütün yamandı
Bilinmedin gayrından kesilmeden ümîd
Senin de imtihânın Eyyüp sabrındandı
Himmet buyurdunuz efendim İBDA ile
Umman olsa da ilim esbâb-ı tuğyândı
Nefesinle eridi buzlar erdi idrak
Her gönül gözünde o Mavi Işık yandı
Su yürüdü dallara özge can yürüdü
Uyanık görülen rüya artık Vatan’dı
Soyun gibi soylu izzî süvârisin sen
Ki izinde yılkı atlar bile şahlandı
Yeşil Söğüt’e istihâlesi Bozkurt’un
Tâbiri belki Hazret-i Gâzi Osman’dı
Yedi yüz yıl önce görülen Düş Çınarı
Tam üç kıtada Devlet-i Âli Osman’dı
Yalvardın bana da geçsin diye hâliniz
Âmin diyen cümle Evlâd-ı Fâtihân’dı
Gelip geçen bir şey zannedeler zamanı
İlk pervânelerin akrep ve yelkovandı
Yükselen burcun üstünde göründü dünya
Akla düşen zaten iflâsını ilândı
Onbir Ayın Sultanı’ydı tutulduğun ay
Ay dolunaydı doğan kutlu bir isyandı
Şevvâl Zilkade Zilhicce nihayet Sefer
Dürr-ü güher içre Gurre-i Ramazan’dı
Seni cehennem diye tuttukları Metris
Efendim sana âşinâ bir Âşiyân’dı
Tersâne-i Âmire’de hummâlı gayret
Nazargâhında binlerce yürek donandı
Sahtesi çok ammâ sendin âşık-ı sâdık
Hatta Leylâ-vü Mecnûn bile hezeyandı
Geldin ya inadına ümitvârız işte
Bir kara sevda kalmıştı o da aklandı
Gönüldaş kalma bu himmetten sakın geri
Bir kıssa-i nebî Nuh’tan sonra tufandı
KAHRIN SONU ELBET LÛTF İLE İMTİHANDI
NASİPLİLER KAZANDI GELEN KUMANDAN’DI
Mustafa Saka - 1999 – İstanbul
1 Mayıs 1999
Müjdelerin Müjdesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Blogger tarafından desteklenmektedir.